|
|
|
|
| |
SEVGİLİ KONUKLAR ADMİN HARİCİ LÜTFEN MESAJLARINIZI KÜÇÜK HARFLERLE YAZINIZ VE TÜRKÇE DİL KURALLARINA UYUNUZ.
| İsim: | Abdurrahman Yavuz | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 17.06.2009, 15:52 (UTC) | | Mesaj: | Merhabalar saygilar.Kolsuzluyu tebrik ediyor saygiyla eyiliyorum,eger okurken o günkü sartlari gözönüne geririlirse aslinda kullanilan kelimenin o gün sartlarina uygun olundugu belli olur aslinda ama tabuki bugünsartlarinda uygun olmayabilir,ben ogün sartlarina gayet güzel kelime secimi oldugu kabul ediyorum.Sevgili dayicigima bir ufak elestiri özür dileyerek.Argo kelimesi aslinda lehce anlamina gelir bölgelerimizde konusulan Türkcenin farkliligina argo denir.saygilar:)))) |
| İsim: | MUSTAFA YAVUZ | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 17.06.2009, 15:08 (UTC) | | Mesaj: | mehmet bey siz sözlügü iyibildiniz icin mesleginiz ankarada mustasar ulukislada kaymakam nigdede veli kolsuzda ekenomismisiniz aciklarsan memmun olurum austryada sözlük yok istersen begenmedigin kisiile almanca imtihan olun nasilmis görün tamammi sen birak sözlügü önce böyüklere nasil hitab edilir ögrnmeni tavsiye ederim köylülerime selamlar |
| İsim: | SADETTIN YAVUZ | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 17.06.2009, 14:43 (UTC) | | Mesaj: | MEHMET Senkimsin nesin neden üzerine alindin ozaman sen yalakasin senlik birsey yokken aniden ciktin yolcuden kurtuldum birde sen cikma basima kolsuzluyum negüzel yazmis sende alindin demekki alinacak biryaranvar |
| İsim: | çağrı | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 17.06.2009, 12:56 (UTC) | | Mesaj: | selam olsun kolsuzlu hemşerilerime |
| İsim: | Ramazan | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 17.06.2009, 09:26 (UTC) | | Mesaj: | Tartışma ortamına girmek istemiyorum sadece büyüklere saygılı olunmalı diyorum.
Sırf kendini ıspat için bir şey yazmayalım güzellikleri paylaşalım.
Yalakalık: Yararı için aşırı saygılı davranan, arsız.
Yalvar yakar: Kendini acındıracak şekilde ısrarla saygı ile istemek
Sadece toplumumuzda yalakalık argo olduğu için yanlış olabilir..
Türkçe sözlüğe sende iyi bak, eleştirmeden önce bilgi sahibi ol.saygı ve sevgilerimle.
|
| İsim: | mehmet | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 17.06.2009, 07:39 (UTC) | | Mesaj: | günaydın sevgili köylülerim sadettin bey avusturyada türkçe sözlük bulamıyosunuz galkiba:) |
| İsim: | SADETTIN YAVUZ | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 16.06.2009, 20:59 (UTC) | | Mesaj: | sevgili kolsuzlu yazilarini severek takip ediyorum eline salik yalakalik veya yalvarma yakarma aynidir herkese selamlar allaha emanet olun |
| İsim: | kolsuzluyuz | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 15.06.2009, 20:20 (UTC) | | Mesaj: | Sevgili mehmet takip ettiğinize sevindim ben orada geçmişe özlemin yanında çocukluğumuzdaki yaratıcı ruhumuzu nasıl değerlendirdiğimizi aktarmaya çalıştım belki yanlış sözcük kullanmış olabilir. Hala o sözcük bize itici gelsede çoğumuz işimiz menfaatimiz gereği yinede yapıyoruz bunun adı ister yalvar yakar istey yalaka kapı aynı, yinede uyarın için teşekkür ederim açık sözlülüğüne. Selam olsun hepinize. |
| İsim: | mehmet | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 15.06.2009, 19:34 (UTC) | | Mesaj: | ben öyle algılamadım kolsuzluyuz babam sürekli yazılarınızı takip ediyo o söyledi uslubuna yakışmamış diye neyse ellerinize saglık yinede |
| İsim: | kolsuzluyuz | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 15.06.2009, 19:29 (UTC) | | Mesaj: | mehmet sende öyle algıla |
| İsim: | mehmet | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 15.06.2009, 17:36 (UTC) | | Mesaj: | kolsuzluyuz yazını cok begendim de yalakalık yerine yalvar yakar filan desen daha dogru olurdu.. |
| İsim: | - | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 14.06.2009, 21:54 (UTC) | | Mesaj: | Telgrafın telleri
Telgraf telinin çok kişinin hayatında bir yeri vardır ya sevdiğinden haber almış, yada o iletiyi götürüp bazılarını üzmüş bazılarını sevindirmiştir vs.
Telgraf telinin benim hayatımdaki yeri ise çocukluğumda yaptığım arabalara malzeme olmasıdır. Tabi o teli bulmak zor kara yolunun geçtiği çok yerde telgraf hattı da vardır, bazı dönemlerde bu hatların bakımı olur o bakımdan sonra işe yaramayan parça teller o direğin dibine bırakılır. paslanmayan yumuşak bakır telleri alır herhangi bir alet olmadan ellerimizde evire çevire tekerlek yapar birde ön tekerine boyumuzca uzunlukta bir direksiyon al sana bir eğlence yetimi? Hayır birde arkasına uzatma şasi ve teker olur ancak çok hızlı sürersen keyif vermez çünkü çok hafiftir.
Ne yapacağız çocuk aklımızla ona ağırlık yapmak lazım ağırlığı koymak için kasa yapmak lazım nerden bulacaksın marangoz yok, tenekeci yok, kime yaptıracaksın.
O zamanlar yarım yada bir litrelik Kristal marka (şimdide vardır belki) zeytin yağı tenekeleri olurdu, onun geniş yüzeyi bıçak mahareti ile kesilir kapak şeklinde kasa olurdu alt yüzeyinden ince tellerle şasi denen uzatma ve arka teker üzerine bağlanırdı.
İşte o zaman imalat bitmiş nakliyat işine başlanırdı artık kimi taş yüklemiş, kimi toprak kimi side hayali arpa buğday vs. İşte o yükle telden araba sanki gerçekmiş gibi onlara uzun yollar yol kenarına tesisler şantiyeler. Telden arabalar bazen de o telgraf telini bulamayanların; Sürebilmek için arkadaşına yalakalık yapmasına sebeptir.
Artık çocuklarımızın oyuncağını hazır edip ellerine veriyoruz öyle değimli. Şimdi çocuklar kumdan kalelerini bile yapmıyor hazır alıyorlar.
Üretirmi İnsan
Ter atıp toprağa
Ekmeği elindeyken
İşlemiş tembellik ruhuna
Tam kapasite verimdeyken
|
| İsim: | Abdurrahman Yavuz | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 14.06.2009, 11:55 (UTC) | | Mesaj: | Saygilar.Evet Dayimin büyük cülügü haklisin ogünlerin degerine servetler yetmez geri gelmez bizi ayakta tutan o günler.hani cagla calmak icin rahmetli (mekani cennet olsun)Ayse halanin bahcesine azmi zarar verdik,ve bizim kece bekir her olumsuzlugun altindan cikardi.nemutluki cocukluk anilarimiz var bizlere suanki dönemde mükemmel biz yasam anisi.cümleten saglicakla kalin. |
| İsim: | mustafa | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 14.06.2009, 11:40 (UTC) | | Mesaj: | erzincandan tüm köy halkına slmlar köyü çok özledim bu arda asker arkadaşlar nerdesizniz ses gelmio merak ediyorm bak sizi çarşınız mı kitleniyo yoksa özledim sizi a.e.o |
| İsim: | sadettin yavuz | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 13.06.2009, 22:05 (UTC) | | Mesaj: | Herkese hayirli aksamlar salikli ve hayirli hafta sonlari dilerim salicakla kalin kendinize iyi bakin salik elegecmez saliginiza sahipolun selamlar VIYANA AUSTRIA |
| İsim: | B€LG!N | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 13.06.2009, 11:04 (UTC) | | Mesaj: | Mersin'den Selamlar.Herkesehayırlı,neşeli,sağlıklı hafta sonları diliyorum.Tüm babaların da babalar gününü kutluyorum. |
| İsim: | fazıl bozok | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 12.06.2009, 20:35 (UTC) | | Mesaj: | herkese iyi aksamlar |
| İsim: | SONER ERGÜL | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 12.06.2009, 10:34 (UTC) | | Mesaj: | selamünaleyküm kıymetli hemşeri ve köylülerim,hepinizin cuma sı mubarek olsun,
geleceğimizin teminatı olan çocuklarımız bu gün karnelerini alıyorlar hepsini kutluyor ve tatilde bütün streslerini atmış olarak yeni döneme hazırlanmalarını dilerim
ALLAH HEPİMİZİN YAR VE YARDIMCISI OLSUN |
| İsim: | Lütfi Doğan | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 12.06.2009, 05:12 (UTC) | | Mesaj: | Bütün hemşerilerimin Cuması mübarek olsun.Bugün okullar yeni bir yaz tatiline giriyor.Bütün çocuklarımıza geçmiş olsun inşalah hepsi başarılı olup, bir üst sınıfa geçmişlerdir.Başarılarının yüce ALLAH'tan niyaz ederim.Gelecek dönem içinde tekrar okula başlayacak ve bir üst sınıfa geçen çocuklarımıza başarılar dilerim.İnşallah köyümüze layık bir nesil yetişir ve göğüslerimizi kabartırlar.Herkese slm.saygı ve sevgiler |
| İsim: | Halit ÖZDEMİR | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 11.06.2009, 20:21 (UTC) | | Mesaj: | Yarın bütün çocuklarımızın en sevinçli günü ;bütün çocuklarımıza başarılar diler,ülkemiz milletimiz ve aileleri için hayırlı bir evlat ve birey olmalarını temenni ederim.Tüm hemşerilerime selamlar cumanız mübarek olsun.sayğı ve sevgilerimle.... |
| İsim: | hicabi | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 10.06.2009, 19:37 (UTC) | | Mesaj: | merhaba hemşehrilerim ben hicabi mutlu hepinize selamlar |
| İsim: | BÜLENT | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 10.06.2009, 12:48 (UTC) | | Mesaj: | Her kese merhabalar apo eski günlerden bahsetmisin çok duygulandım rahmetlik tat hasan emminin soğanlarını koparmıştık komyonları taşlardık baş pınarda yüzerdik ne ğüzeldi değilmi o ğünler baban viyanadan gelince bizi hiç tanımazdın bizim ümit i bekir bol bol ağlatırdı bekir dayımın mehmet i döverdi ne ğünlerdi şimdi o ğünlerden eser yok yaptığımız doğru değildi ama bize eğlenceli gelirdi |
| İsim: | Abdurraman Yavuz | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 08.06.2009, 16:44 (UTC) | | Mesaj: | Cümleten Gününüz Hayir olsun.Italyadan sim sicak sevgiler öncelikle.Baiyorumda ogünleri hatirlamak negüzel ceryan daha gelemisti Süleyman eniste aküyle tv kurmustu köye yani bizi tv.yle ilk tanistiran o oldu kulaklari cinlasin,evine tika basa misafir dolardi sene 1978.ogünlerde ve önceleri cocuklar hep yaratilicigini konusturur ve oyuncaklarini kendi hayaliile yapardi.Cahillik aslinda insanlarda degil bize o firsatlari yaratmayanlarda bizi yönetenlerde cünki bizlere o firsatlar taninmiyor gösterilmiyor,eger vatandaslarimizi destekleseler vatandaslarimiz yaraticiligini konusturacak,ben buna emin oldum ve gitigim ülkelerde gördüm.resimleride facebooka ekliyorum.Yeterki liderlerimiz bizi tesvik etsin.Saygilar. |
| İsim: | Osman YILDIZ | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 07.06.2009, 20:08 (UTC) | | Mesaj: | Ekmeklerimiz el değerek üretilirdi,sağlıklıydı,lezzetliydi ve mis gibi kokardı.Çayda kokardı...Domates de...Bütün bu nefasete,küçücük birde bakkal dükkanının zenginliği yetiyordu.Dışarıda kar...İçeride huzur...Türban krizi,doğal gazın kesilme korkusu,rejim tehlikesi...Kimin umurunda...Ne güzel cahildik.MUTLULUĞUN RESMİNİ ÇİZİYORDUK.... |
| İsim: | Osman YILDIZ | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 07.06.2009, 09:20 (UTC) | | Mesaj: | Sonra illaki büyüklerin anlattığı hikayeler,hatıralar...Bir çoğu arızalı ve tedaviye muhtaç beyinlerden çıkma diziler ve filmlerin açtığı hasarlar yerine,geniş ve besleyici bir masal dünyası... |
| İsim: | Osman YILDIZ | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 07.06.2009, 08:44 (UTC) | | Mesaj: | Televizyon yoktu,gazete de her zaman olmazdı.Öyle güzel cahildik ki,keyfimiz bozulmazdı hiç!Portakal kabuklarını sobanın üzerine dizerdik,kestane közlemek bütün bir gecenin akıllara seza mutluluğuydu... |
| İsim: | must! | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 06.06.2009, 10:27 (UTC) | | Mesaj: | erzincandan slmlar büyüklerimin ellerinde küçüklerimin gözlerinden öperim bundan sonra yaklaşık 6 ay kadar vatani görevimi burda yapacağım burdan tüm asker arkadaşlarıma slm şafak karanlık a.e.o |
| İsim: | mehmet ünal | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 06.06.2009, 04:54 (UTC) | | Mesaj: | her keze kucak dolusu sevgi ve selamlarımı gönderiyorum.gerçekten site mükemmel bir kıvama geldi ve büyük keyif veriyor hepinizin emeğine yüreğine sağlık.saglıcakla kalın |
| İsim: | TURAN SOYSAL | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 05.06.2009, 19:25 (UTC) | | Mesaj: | T.U.R.A.N.S.O.Y.S.A.L | | Yorum: | SEVGİLİ KÖYLÜLERİM VE SEVGİLİ SİTE ZİYARETÇİLERİ HEPİNİZİ SEVGİYLE SELAMLIYORUM.SEVGİLİ KOLSUZ'LUYUZ YAZILARINI ZEVKLE TAKİP EDİYORUM VE ÇOK BEGENİYORUM.OSMAN ABİ SENİN ŞİİR KARIŞIMI DÜZ YAZILARIN SİTENİN FORMATINA ÇOK UYGUN VE SANKİ ŞİİR HAKKINDA MANİFESTO GİBİ VE OKUDUKÇA İNSANI TOKAT YEMİŞ GİBİ KENDİNE GETİRİYOR.SADETTİN BEY SİZİN YAZILARINIZDA KÖYÜMÜZÜN GEÇMİŞİ HAKKINDA ÇOK ÖNEMLİ BİLGİLER VERİYOR VE BİZLERE IŞIK TUTUYOR.YALNIZ SİZDEN BİR RİCAM VAR YAZDIKLARINIZ SIRADAN ŞEYLER OLMADIGI İÇİN VE İSİMLER BİZLERE GEÇMİŞİMİZ HAKKINDA IŞIK TUTTUGU İÇİN YAZILARINIZI YAZDIKTAN SONRA KONTROL EDİP YOLLARSANIZ ÇOK MEMNUN OLURUM.ÇÜNKÜ YAZI İÇERİĞİ VE İSİMLER EKSİK OKUNUYOR.BU SİTEYE YAZAN VE YAZILARIYLA SİTEMİZİ RENKLENDİREN HERKESE AYRI AYRI VE İÇTENLİKLE TEŞEKKÜR EDİYORUM EKSİK OLMAYIN.SEVGİYLE KALIN HOŞÇAKALIN... |
| İsim: | SADETTIN YAVUZ | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 05.06.2009, 12:21 (UTC) | | Mesaj: | Kiymetli kolsuzlular sizlerden ricam sitemizi unutmayalim kolsuzluyuzun dedigi gibi sitemizi devamli ziyaret edelim güzelikleri buada paylasalim allaha emanet olun ermeni siniri acilmasin |
| İsim: | soner ergül | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 05.06.2009, 10:46 (UTC) | | Mesaj: | selamünaleyküm kıymetli köylülerim,abilerim ablalarım kardeşlerim,site ziyaretçileri hepinizi selamlıyorum.
Cuma nız muberek gününüz bereketli, akıbetiniz hayr olsun. ALLAH a emanet olun.saygılarımla |
| İsim: | kolsuzluyuz | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 05.06.2009, 10:21 (UTC) | | Mesaj: | Çok kere yazıldı ya da yazdık kolsuzlu bu kadar mı yoksa evvelki yazanlar hal hatır soranlar nerde?.
Demek ki her dönem farklı şahsiyetler bu sofraya oturup gıdasını alıp gidiyor. Site yönetimi sofran gariban sofrası anlaşılan gelen gıdasını alıp yolcu oluyor. Bu siteyi Turan kurmuş olabilir ama sadece onun çabası yetmez, sofrayı hep birlikte zenginleştirelim eğer küsen darılan varsa buyursun (hadi Güney sitesine gidelim olmaz) burası kolsuzluların net ortamında buluşma noktası. Hepimiz aynı düşünemeyiz farklı fikir ve düşüncelerimizi ortaya koyalım ben farklı düşünüyorum benim düşüncemi kimse kabul etmez demeyin . (Irmak dağa tırmanıyorsa siz damla iken denize ulaşmalısın.) her zaman çoğunluk doğruyu bilemez. Nermin hanımefendi takdirinizi kazanmak çok güzel sizinde güzel hikayelerinizi bekliyoruz bir kolsuz aşığı olduğunu biliyorum önceleri günlük birkaç kez yazın vardı sitede şu ara çevrenle birlikte kayboldun selam lar ben vefalı değilim kolsuzluyum. Osman anıların bizi o günlere götürdü devamını merakla bekliyoruz öpüyorum başarılar işinde. Cumanız mübarek olsun.
|
| İsim: | Osman YILDIZ | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 05.06.2009, 08:23 (UTC) | | Mesaj: | Dışarıda kar...İçeride kanaat...İçeride huzur.O beyaz örtünün gelişi süpriz olurdu.Şimdiki gibi üç günlük hava tahmini,kar yağışı için dakikalı randevu falan yoktu.(Meteoroloji tutturamadığı zaman okadar seviniyorum ki...)Krizede girmezdik.İran' ı hiç takmazdık.Yakacak birşeyler olurdu herzaman.Ve kuzine hem ısıtır hemde pişirirdi...Bize kalan kışın ve karın tadını çıkarmaktı...Mumumuz,gaz lambamız vardı. |
| İsim: | Sadettin Yavuz | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 05.06.2009, 00:41 (UTC) | | Mesaj: | eskilere gittimde aklima gelenler su oldu birbirimize güven nasilmi söyle yetikin kizlar nisanli kizlar delikanlilar sabahlara kadar saklamac oynardik kimse kiskanclik yapmazdi neden ama birbirine güvenle vede vardi simdiolsa neolur bilmem anamiz babamiz aksam sofrada tembih yapardi kimsenin malina canina coluguna cocuguna zarar verme böyüklerine saygiliol nerde o günler hertaraf bag bahce köyümüz yemyesil köysandigi baspunar ve gölü nerde yolvermeyen sular nerde bekiraganin bagi nerde hacelilerin bagi nerde memisin bagi hani ortapinar hani ciftepinar nrde ayakpinar hele ürgübün alti ya kartalgölü hani avcu nerde bunlar nedeler genclik yilarim nerde gitti doslarim gitti yok artik körismail korali ya keosman hele kocahalil hani duran inegim yok diyenler nami deger delifadime halam kinam var defcalarmisin hele nagmesi devem uzun atamadim urgani nerdele dela kumpurun kemal hele kocakulali appa nerde küccük memet hani nigikemel ve kardesi nedeler karahürü karagiz bekiraga nedeler köyün anasi derbabasi ismahan nedeler allah rahmet eylesin hepsine selamlar herkese |
| İsim: | Nermin YILDIZ YETKİN | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 04.06.2009, 13:11 (UTC) | | Mesaj: | Herkese selamlar.Özellikle sana Kolsuzluyuz.Çok vefalı birisin.Çokta güzel şeyler yazıyorsun.Sevgilerimle. |
| İsim: | Lütfi Doğan | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 04.06.2009, 06:58 (UTC) | | Mesaj: | Kapılma bu dünyanın bir anlık hevesine;
Hepsi sana verise ayrılacaksın yine,
Makam, şöhret ve ünvan:Bu mu insanlık?Asla!
Kara taşın kıymeti, ölçülürmü elmasla,
Diyorlar bir ağızdan;Yakalayalım çağı!
Maksatları eğlence, hepsi ilim kaçağı,
Son nokta, en son durak gayelerin gayesi,
Bize mahsus tek makam; O na kulluk payesi,
Ömrün sınırı meçhul, levhasız, işaretsiz,
Birgün kapın çalınır, zamansız ve davetsiz,
Ne güzel razı olmak, kadere ve kazaya,
Ne güzel ibret almak bakıp sonsuz fezaya,
İslamın kardeşliği ve birliği harika,
Zaman zaman girmese, içimize tefrika,
Gözlerimiz kararır, köprü varken Fırat'ta,
Halimiz nice olur, kıldan ince sırat'ta,
Bir yanda aç ölen var, bir yanda çatlayan tok.
Tezatları içinde, dünyada istikrar yok.
İmandan mahrum olan, yıkılan bir virane,
"Var olup" "Var edeni" inkar eden divane.
Dünya garip bir dünya, çeşitli belalar var,
Kendini alim sanan, nice ukalalar var...
Her yolun bir sonu var, elbette ki tıkanır;
Gafil, doğru yolu da, o yollar gibi sanır.
Gönüller arasına, döşemeli rayları;
Ve içinde kurmalı nur dolu sarayları,
Allah rızası için, yap yaptığın yardımı,
Deme sakın acaba o yerine vardımı?
Böbürlenme arkadaş bırak boş gümbürtüyü;
Sana güç verilmezse kaldıramazsın tüyü,
Söylersen güzel söyle, kötü söz kalsın mahpus,
Ne söylediğini bil, ya hayır konuş, ya sus,
Gurur içinde yüzen, hükümsüz hakimsiniz;
Kibirinizden başka, acaba siz kimsiniz?
Senlik-benlik davası, tükenmiyor içimde;
Şu nefis denen yaramaz, binbir renk ve biçimde.
Bu ne biçim bir histir, yıldırım çarpmasımı?
Anlamadım dostu kim, nefsinin kim hasımı!
İtebildinmi bir kez çıkarlar dünyasını;
Kim tutacak peşinden, düşündünmü yasını?
M. Halistin Kukul (Beyitler)
|
| İsim: | ramazan | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 02.06.2009, 10:04 (UTC) | | Mesaj: | Aşure
Bir yemek türü değildir bir renk, bir tat, bir çeşit, yani farklılıkların bir arada kaynaşmasıdır. Yani çok çeşitli malzemelerden oluşur herkes kendi damak zevkinden bir tat bulacağı gibi, kendiside ona farklı şeyler katabilir. Sevgili Osman Yıldız ın tespitlerine katılıyor devamını diliyorum eskiden onun dediği gibi evlerde guzine sobası olurdu hem evi ısıtır, hem fırın, hem de yemek pişen ocaktı onun üzerinde pişen (Bulgurla az salça biraz kaynamış patatesi birlikte yoğurup biraz baharatla çeşnilendirip avuç içinde bir şekle getirilen) şepenin tadını doğallığını şimdilerde bulan var mı? Aşure yemek için önce yapmak gerek hadi aşureye.
|
| İsim: | Osman YILDIZ | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 02.06.2009, 07:35 (UTC) | | Mesaj: | Birkez olsun kümesten yumurta almamış,birkez olsun o kızarmış ekmeğin kokusunu hissetmemiş ve fakat alışveriş merkezlerinin restorant katlarında,boğucu bir gürültü ve havasızlık içinde hamburger keyfine fit olmuş çocuklar ve gençler için ben ne kadar yaşlıyım ? |
| İsim: | Osman YILDIZ | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 02.06.2009, 06:46 (UTC) | | Mesaj: | NE GÜZEL CAHİLDİK ! Dışarıda kar...ama kuzine öyle içten içe yanıyorki.Kuzinenin üzerinde demir maşa,maşanın üzerinde ekmek dilimleri.Aydınlık bir kış sabahı ve kızarmış ekmek ekmek kokusu.Sucuk lükstü...Yumurta lezzetli.Ekmek herzaman ekmek gibi. |
| İsim: | Lütfi Doğan | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 02.06.2009, 06:27 (UTC) | | Mesaj: | Geçenlerde okuduğum bir hikayeyi sizinle paylaşmak istedim.
AÇLIKTAN ÖLDÜREN SERVET
Bir zamanlar Yemen'de çok şiddetli bir sel ortalığı alt-üst eder.Sular çekildikten sonra eski bir mezarın açıldığı görülür; Ortaya bir kadın cesediyle büyük bir servet çıkar.Kitabedeki yazı okunduğunda Zu Şefer'in kızı olan Tace adındaki bir kadına aittir.
Yusuf(A.S.) zamanında yaşadığı anlaşılan Tace'nin cesedinin boynunda yedi inci gerdanlık, kollarında yedişer adet kıymetli altın bilezik, ayaklarında mücevherli yedişer adet halhal ile ayak parmaklarında mücevher yüzüklerin bulunduğu görülür. Ayrıca baş tarafında çok kıymetli eşya ile doldurulmuş hazine gibi bir tabut parladığı da dikkatlerden kaçmaz.
Bu tabutun ön kısmındaki levhada yazılı olanlar, en az mücevherler kadar ilgi çekicidir;
"Ben Zu Şefer'in kızı Tace'yim. Memleketimizde müthiş bir kıtlık çıktığı için, tahıl getirtmek üzere Mısır maliye nazırı olan Yusuf Aleyhiselam'a adam yolladım. Epey bir zaman geçtiği halde gönderdiğim adam gelmeyince adamlarımızdan bazı kimselere bir kantar(50 kilo) gümüş verip herhangi bir yerden bir kantar un alıp getirmelerini istedim. Onlarda bulamadılar.Nihayet bir kantar altın verip tekrar gönderdimse de yine bulamadıkları için inci öğütüp yemekten başka çare bulamadım. Fakat o da beni besleyemediği için büyük bir servet içinde açlıktan ölümle yüz yüze kaldım. Benim bu hikayemi işitenler halime acısınlar! Acaba dünyada benden başka hangi insan bu kadar muhteşem ziynetler içinde açlıktan ölmüştür?"
Tarihte altının da, incinin de, mücevharatın da, paranın da beş para etmediği durumlar az değildir. Herhalde insanlık bu gibi olaylardan ibret almalıdır.
Allah bizlere ve memleketimize kıtlık vermesin.Ekili topraklarımıza sahip çıkalım.Verim alamıyoruz diyede topraklarımızı boş bırakmayalım inşallah.Slm.saygı ve sevgiler.
|
| İsim: | N.Kocoglu | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 01.06.2009, 21:08 (UTC) | | Mesaj: | TÜRKİYEM İÇİMDE
Vatandan uzakta sanmayın beni
Türkiyem içimde,ayrı değilim
gurbet çi diyerek, anmayın beni
Türkiyem içimde, ayrı değilim
Ay-yıldız göğsümde, şanım, gururum
İmanım kalbimde, parlayan nur’um
Vatanım ben sana kurban olurum
Türkiyem içimde, ayrı değilim
Vatan sevgisini, bildim imanla
Her karış toprağı, yoğrulmuş kanla
Türkiye devleti, kurulmuş şanla
Türkiyem içimde, ayrı değilim
Atamın, babamın, anamın yeri
Ruhumdur, nur’umdur, gözümün feri
Et kemik misali, daha ileri
Türkiyem içimde, ayrı değilim
Mikdatî der yoktur başka vatanım
Senin hasretinle, matem tutanım
Türkiyem bendendir, ben de ondanım
Türkiyem içimde, ayrı değilim
|
| İsim: | kolsuzluyuz | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 01.06.2009, 18:14 (UTC) | | Mesaj: | Davetiye
Gaz lambası ile yöremiz için gereken aydınlanmayı geleceğe umudu aktarmaya çalıştım, ,
Gönülsüz aşla haksızlığın kötü yönetimin sıkıntılarını aktardım,
Kendi yurdunda misafir ;o çok başka hakkı olmayanlara vatan verilmesin. Bu vatan toprakları Türk kanı ile yoğruldu sahiplik ancak onlarındır diyorum.
Hemşehrim memleket nire; bizi bizden başkası düşünmez kişiye en yakın önce kendisi.
Bir Mayıs;Şiir emekçiler bayramında hakça paylaşımı.
Üç Mayıs ; Şiir ölümün doğallığı genç de olsa ölenin. (Yavuz arkadaşım)
Gün doğarken orada Şiir köyüm insanlarının rızık çabasını.
Özlüyorum Şiir orada geçen günlerimi geleceğe umudu.
Tarih yazılıyor; geçmişten ders alınmalı.
Dokuz mart ; geçmişi şanlarla dolu milletimizin Kendini küçük görmemesi.
Elimizden geldiğince dilimizin döndüğünce sizlerle paylaşmaya çalıştım umarım çok kişi okumuştur biliyorum yorum yap masada.
Adana dan, Niğde den, Mersin den, Kocaeli nden İstanbul ve diğer yurtlardan yazanlar nerde birde Gaziantep hergün yazarken şimdilerde yok yöremizi yüceltecek geliştirecek fikirleri paylaşmaya buyurun katkılarınıza şimdiden teşekkür ediyorum saygı ve sevgiler.
|
| İsim: | Abdurrahman Yavuz | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 31.05.2009, 14:09 (UTC) | | Mesaj: | Saygilar.Negüzel demekki bizler eskiyi gecmisi örnek almamiz gerekiyor görünen o,ki dayanisma eskiden güzelmis,bende hatirliyorumda,eskiden kimse cocugunu gezmesinden korkmazdi Kölümüz hepsi cocuklara nasihatta bulunurdu dogruyu gösterirdi hatta dedelerimiz ceplerinde sekerler tasirdi cocuklari sevindirebilmek icin o sekeri alan cocuklar nekadar mutlu olurdu Rahmetli bekir dedem kel osman amca ve diger Rahmetine kavusmus dedelerim Ebelerim.Suanki duruma bir bakin kimse cocugunu disari birakamiyor ve kimseye güvenmiyor.Her cocuk yaratilicigini konusturuyor ve oyuncaklarini kendi yapiordu cemberini atmerini tel arabasini vesaire,ve simdiye bakin yaraticilik yok herseyler hazir.Atalarimiz negüzel söylemis bir elin nesi var iki elin sesi var dayanisma cok önemli zaten o günlerde var oldugunu yazilarinizdanda gözüküyor.Dayanismanin devami dilegiile saygilar. |
| İsim: | cumali bozok | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 31.05.2009, 09:44 (UTC) | | Mesaj: | herkese hayırlı pazarlar diliyorum herşey gönlünüzce olsun.saygı deger kardeş ve büyüklerimizin yazmış oldukları şiir hikaye ve anılarını paylaşıyor keyfle okuyorum bizleri geçmişe götürdükleri içinde herkese ayrı ayrı teşekür ediyorum.köyümüz gerçekten konumu kuruluşu dogasıyla harika başpınarı ortapınarı ayakpınarı gürüzlü yılanlı zorlak çeçiören güneyin kaşı kartal gölü hele o kırmızı topragıyla mis gibi kekik üzerlik bogum bogum ada çayı tıpta kullanılan her derde deva olan isimlerini sayamadıgımız her çeşiti mevcut olan bitkilerin köyümüzde daglarımızda baglarımızda ovalarımızda bizlerin begenmedigi o beş yıldızlı miskokulu bol iken tekmeledigimiz top oynadıgımız al yanaklı elmalarımız hani nerede her renkten kara mor beyazsarı kütür kütür nefis kokulu üzümlerimiz nerede isimlerini sayamadıgımız meyve sebzelerimiz nerede allaha çok şükürler olsun çokşanslıyız kıymetini bilemedigimiz bu bağ bahçe ve tarla bırakıpta ebedi aleme intikal eden saygı deger büyüklerimizi rahmetle anıyor hepisinin mekanı cennet olsun.saygılarımla... |
| İsim: | N.Kocoglu | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 31.05.2009, 01:32 (UTC) | | Mesaj: | Selam aleyküm tüm site sakinleri benimde sizlere baska bir önerim olacak insallah asagidaki yaziyi cok dikkatli okumanizi isteyecegim insallah....
Bu Hz. Ömer(a.s.)'in her gün kendine sorduğu güzel bir sorudur.
Bu soru aslında bütün Müslümanların her gün kendine sorması
gereken bir sorudur. Bizi yaratan Yüce Allah'ın bizi yaratma
gayesini hatırlamak ve onu aklında/ruhunda canlı tutmak gerekir her
gün.
Acaba neden geldik bu dünyaya? Neden insanlar Allah'ın
yeryüzündeki halifesi olarak seçildi? Neden doğup büyüyüp ve
kaçınılmaz son olan ölümü tadıyoruz? Bu soruları her akşam
yastığa kafamızı bıraktığımız zaman kendimize tekrar tekrar
sormak gerekir. Çünkü insan unutkan bir varlıktır. Ve hele bir de
ona kendi yaratılış gayesini ve görevlerini unutturacak birçok
günlük meşgale ve uzun emeller her tarafını böylesine
kuşatmışsa bu unutkan varlık (insan) söz konusu kuşatmayı
yaramayabilir ve asıl hedefini daha çabuk unutabilir.
Biliyoruz ki her nefis ölümü tadıcıdır. Yarın hesap gününde
Allah'ın huzuruna çıktığımız zaman Allah-u Teala soracaktır.
"Ey kulum! Dünyada yaşadığın süre içinde benim için ne
yaptın?" Bu soruya cevap verirken halimiz nice olur biliyor musunuz?..... |
| İsim: | SADETTIN YAVUZ | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 30.05.2009, 19:20 (UTC) | | Mesaj: | sagolasin güzel kizim evet eskiden köyümüzün tadi baskaydi mesela bayramlarda caminin damina herevden yemek gelirdi dügünlerde kizlar harman yerine cikar saz darbuka onlari getirirdik millet otdögmiye giderdi dönüsü baska olurdu motkamer getiriler erik o günler baskaydi yazida harmani kalsa birinin bütün köy toplanir isini bitirirlerdi nerde o günler simdikinler birak onu kahvede yervemiyorlar nisanlili insan gizli gizli bulusurdu kimse görmesin laf olur diye 1967 baharinda balicalida traktörle capa cektik 175 lira kazandik oradan adanaya geldik rahmetli ismetle karnimizi acür tursusu ile doyurduk para bitmesin diye sonra otele otelde paramizi caldirdik asaya rezepsiyona söyledik ordanda sopadan zorkurtulduk acsusuz derken pepsiye köyden cokkisiyi ise aldirdik cok kolsuzlu olunca gecimsizlik sonra efese ordanda ver elini viyana devami var herkese selam allaha emanet olun |
| İsim: | ramazan | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 30.05.2009, 16:05 (UTC) | | Mesaj: | Keşşik
Yani imece henüz yaşı küçük olanlar bilmeye bilir. Keşşik iş sahibinin tek başına üstesinden gelemeyeceği işleri başkalarına aynı türden yardım sözü vermek kaydıyla işini gördürmesi buna bi örnek verelim köyümüzde yufka ekmek yenir vede çok güzeldir.( hürüabanın dediği gibi yi guzum yi ak ekmek bi kümpürlerde bulunur bi de bizde.) Yufka ekmek yapılırken hamurdan beze yapan ve o bezeleri açan birkaç hanım , açılan yufkaları sac üzerinde pişiren pişirgeçci olur evin kızlarından biri çay idi su idi onlara hizmet eder, görüldüğü gibi en az beş kişiye ihtiyaç vardır.
Bu keşşik köyümüzde hala devam etmektedir. Buna benzer birde değişik olayı var bu da farklı şahısların sağmış olduğu sütleri belli ölçülerde gün gün olarak bir evde toplanmasıdır . 1970 lerin ilk yılları köyümüzde su kıtlığı baş göstermiş çözüm olarak baş pınar mevkisinden kanal açılarak boru ile su getirilerek köyde üç yerde çeşme yapılması hesaplanır bu çalışmalara devletin katkısı sadece boru ve çeşmelerin inşası için ödenek alınır kanal işi ortada kalır.
|
| İsim: | ramazan | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 30.05.2009, 15:33 (UTC) | | Mesaj: | O zaman muhtar kim idi aza kim idi hatırımda yok ama bazı konular hafızamda yer etmiş demek muhtarlık salma salar ve her hane için belli mesafe ölçülüp kanal açması istenir buna imece denirmiş ilk defa köyün aynı iş üzerinde tek vücut olduğunu gördüm birde mera davalarında su davalarında köyün ekinlerinin başka köy çobanları tarafından yayılması olaylarında köyümüz tek vücut olmuştur.
Hiç bir köylümüz bağını bahçesini bi başına bellemezdi ya yevmiyecisi yada keşikçisi olurdu düşüne biliyor musunuz? 5 dönüm bir bahçeyi bir başınıza kazmanın ne kadar yılgınlık vereceğini oysa beş altı arkadaş bir arada güle oynaya ikinci güne iş kalmamış ikinci gün başka bir bahçe… Belli işler yalnız başarılamaz mutlaka başkalarına ihtiyacımız var o başkalarını hoş tutmak gerek. Sağlıcakla kalın.
|
| İsim: | kolsuzluyuz | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 30.05.2009, 14:36 (UTC) | | Mesaj: | Takdir edilmek çok güzel herkese teşekür ediyorum. Bu tür yaşanmış olayları hikayeleri yazabilecek çok kolsuzlu var biliyorum hadi cesaret anılarınızı bizimle paylaşın belki bu yazılanları başka nesiller okuyacak köyümüzde önadlar neydi son sıfatlar kime söylenirdi belki hala söyleniyor belki hala ünleniyoy aga,aga aga lo, gelleba,aba,abacık, agacık adın yerin kullandığımız kelimelerdi bunlar. |
| İsim: | soner ergül | | Değerlendirme: | 1 | | Zaman: | 30.05.2009, 10:45 (UTC) | | Mesaj: | Selamünaleyküm kıymetli hemşerilerim ve dostlarım.ABDURAHMAN abi nin de belirttiği gibi çok güzel bir hafta oldu.Bundan sonraki haftaları ve ayları da daha çok katılımın olduğu zamanlar olarak geçmesini diliyorum.
Her katılan ayrı bir renk katıyor siteye, herkesin farklı bilgileri düşünceleri var ama burada bu renkler birleştiğinde çok güzel bir GÖKKUŞAĞI oluşuyor, herkes bu gökkuşağında farklı bir rendi temsil adiyor SADETTİN abini en uç noktamızı bizlerle paylaşması, LÜTFİ abi nin şiirleri, yazıları, ABDURAHMAN abinin ESMA kardeşimin düşünce ve yorumları, NUFER abinin, RAMAZAN abinin düşüncelerini bizlerle paylaşması, hele birde (( KOLSUZLUYUZ )) un her kelimesi bizlere geçmişimizi hatırlatması, her cümlesi o günlerimizi tekrar yaşatması, daha ismini yazamadığım diğer abilerim, ve kardeşlerim hepiniz sağolun elinize dilinize sağlık,
Ayrıca burada bizlere bu ortamı sağlayan TURAN kardeşim sende sağol seninde eline sağlık.
ALLAH YAR VE YARDIMCINIZ OLSUN. |
|
|
|
|
|
|
| |
Bugün 22 ziyaretçi (26 klik) kişi burdaydı! |
|
|
|
|
|
|
|
